Kurumumuzda bedensel engele sahip bireylere, özrün derecesine ve bireyin ihtiyaçlarına yönelik olarak fizyoterapist eşliğinde, kişiye özel oluşturulan fizyoterapi programları uygulanmaktadır.
Spina Bifida
Açık ya da ayrık omurga anlamına gelmektedir. Omurgadaki açıklığın büyüklüğü ve yerleşim yeri ile omuriliğin ve sinirlerin etkilenen bölümü engelin ciddiyetini belirler. Myelomeningosel, meningosel ve spina bifida okülta olmak üzere üç tipi vardır.
Beyin omurilik sıvısının (BOS) aşırı miktarda artması ve beyin içindeki boşluklara fazla basınç yapmasıyla hidrosefali gelişebilir. Hidrosefali gelişmesi ve beynin hasar görmesi zamanında tedavi edildiğinde zekaları normalden farklı olmaz.
Serebral Palsi (CP)
Doğum öncesinde, doğum esnasında ya da doğumdan sonra erken dönemde beyin hasarı sonucu ortaya çıkan ilerleyici olmayan fakat yaş ile beraber değişebilen kalıcı motor fonksiyon kaybı, postür ve hareket bozukluğudur.
C’ nin ilk belirtileri genellikle çocuk 3 yaşına gelmeden önce ortaya çıkar. İstemli hareketler sırasında kas koordinasyonu eksikliği (ataksi), kaslarda katılık ya da abartılı refleksler (spastisite), tek ayağını ya da bacağını sürüyerek yürüme, ayak uçlarında, eğilerek yada makaslayarak yürüme, tavşanvari emekleme, aşırı gevşek(flask) kas tonusudur.
CP’nin tipine (hemipleji, dipleji, qudripleji, ataksik, atetoid, spastik… gibi), normal gelişim basamağındaki düzeyine göre oluşturulan fizyoterapi programlarıyla çocuğun dönme, sürünme, emekleme, desteksiz oturma, ayakta durma yürüme gibi fiziksel aktiviteleri yapması sağlanır.
Down Sendromu
Down sendromu bir kromozom anomalisidir. Sıradan bir insanda bulunan kromozom sayısı 46 iken, down sendromlu bireylerde 21.kromozomdan üç tane olması sebebiyle 47 kromozom bulunmaktadır.
Down sendromuna sahip bireylerde ortak görülen bazı özellikler; çekik küçük gözler, basık burun, kısa parmaklar, kalın ense, kıvrık serçe parmağı, avuç içinde tek çizgi,ayak baş parmağının diğer parmaklardan daha açık olması, hipotonik vücut ve ekstremite kasları gibi.
Down sendromunda daha geriden takip eden zihinsel ve fiziksel gelişime destek olmak için çocuk doğar doğmaz bir fizyoterapist ve eğitimciye başvurulmalı, fizyoterapist-eğitimci-aile iş birliği içerisinde evde ve merkezlerde yapılan düzenli destek eğitim ve fizyoterapi programlarıyla çocuğun hipotonik kaslarının kuvvetlenmesi, konuşmanın, ince motor becerilerinin, öz bakım, bilişsel ve sosyal alanlarında gelişmesi sağlanabilir.
Muskuler Distrofiler
En sık rastlanan kas hastalığı Duchenne Muskuler Distrofidir. Kas erimesi olarak bilinir. 2-5 yaş arası teşhis koyulur. Tipik olarak erkek çocuklarda görülür (5000/1).
DMD‘nin bulguları şu şekildedir:
- Kaslarda ağrı ve sertlik
- Koşma ve sıçramada güçlük
- Parmak ucunda yürüme
- Oturma veya ayağa kalkmada zorluk
- Konuşmada gecikme gibi öğrenme güçlükleri
- Sık düşmeler
- Erken yorulma
- Merdiven ve yokuş çıkmada zorluk
Günümüzde kas distrofilerinin kesin tedavisinin olmamasından dolayı, tıbbi tedaviye ek olarak, fizyoterapide uygulanan germe, kuvvetlendirme, solunum ve denge egzersizleri hastalığın ilerleyişini yavaşlatabilir.